For Englısh : Clıck
10 Şubat 2014- Geçen ay, Kavenyou, besteci ve yapımcı Noizebank ile konuşma fırsatı yakaladı. Onları, Henry ve Super Junior-M ile beraber çalıştıkları birçok şarkıdan duymuş olabilirsiniz. Birçoğunuz bunu bilmiyor olabilir, ama o aslında Singapurlu! Bu yüzden onunla birlikte oturup idollerle çalışmaktan ve müzikten konuşmak bir onurdu benim için.
Massachusetts/ Boston, Berklee College of Music’den mezun olduktan sonra, Gen Neo ve iki arkadaşı, başka bir arkadaşlarına yardım etmek için hemen uçağa atlayıp Güney Kore’ye giderler. Aslında Henry ve Super Junior-M, Gen’den mezun olmadan önce gelmesini ister fakat o, idolleri geri çevirir ve önce okulunu bitirmek ister.
Seul’e gittiğinde, besteci şarkılar üzerinde çalışmaya ve yeni şeyler üretmeye hiç ara vermez. İlk geldiğinde dilin kendisi için nasıl zor bir engel olduğunu ve nasıl Super Junior-M ve f(x)’e şarkı yazmak için geldiğini benimle paylaştı.
Nasıl böyle bir fırsat yakaladınız?
G: Bu aslında birçok şeyin kombinasyonu. Küçüklüğümden beri beni müzikle uğraşmam için zorlayan anne-babama teşekkür etmek isterim. Güçlü bir müzik özüne ihtiyacınız olduğu gibi müziği sevmelisiniz de. Ayrıca insanların nelerden hoşlandığını da bilmelisiniz. Ben pop müzik severim –ki siz de sevmelisiniz çünkü gidip de sadece elitlerin müziğini sevemezsiniz. Bu seyircinizi sınırlandırır. Bunların ve bütün müzikal bilgi ve yeteneğinizin kombinasyonu. Piyano ve gitar çalıyorum, şarkı söylüyorum ve biraz da bateriden anlıyorum. En az bu kadar bilip öyle müzik yapımcısı ve düzeleyicisi olunur. Bunların yanında, birde hedefi olan birine ihtiyacınız var. Ben şarkıcı olmak ve kaliteli müzik yapmak istedim.
Berklee’ye gitmek iyi bir karadı çünkü birçok zirve oyuncusuyla, harika şarkıcıyla ve iyi arkadaşlarla tanıştım. Sonra da Henry ile tanıştım. Sadece bir dönem için orda olmasına rağmen çok yakınlaştık, ona çok yardım ettim. Zaten klasik şeylerde çok iyiydi, ben ona nasıl aynı anda piyano çalıp şarkı söyleneceği konusunda yardımcı oldum. Birçok sahneyi hazırlamasına yardım ettim. Hatta Super Junior-M’in fanmeetinglerinde (hayran buluşması) bile. Performans sergilemesi gereken şov programlarına katıldığında, orkestrayı ayarladım. Ona hazırlıklarında o kadar çok yardım ettim ki, artık neredeyse onun için yaşadığımı hissettim. Başarılı olduğunu görmek güzel, umarım gelecekte daha fazlasını yapar. Oyunculukta da çok iyi ve şu anda o alanı keşfediyor. Umarım daha büyük roller alır.
Muazzam bir arkadaş. Onunla tanışmak çok güzeldi. Küçük bir şeyden başladı. Önceden kim olduğunu bile bilmiyordum (gülüyor). İlk tanıştığımızda ona şarkılarımı gösterdim, bana “Belki demolarda benim için şarkı söyleyebilirsin.” dedi. Hatırlıyorum da, bundan sonra baya yakınlaştık.
Bunu hiç düşünmedim çünkü kendi işimi yapıyordum. Henry Kore endüstrisinin içindeydi ve ben hiç Kore endüstrisiyle temasa geçebileceğimi düşünmedim. Şimdi, Kore’ye çok yatırım yaptım. Hayatım buraya yöneldi. İlk kez 3 yıl önce onunla tanıştım ve ona yardım ettim.
Bu iş hakkında neyi seviyor ve neyi sevmiyorsunuz?
G: İstediğim türde müzik yapabilme özgürlüğünü seviyorum. Bütün hayatım boyunca müzikle uğraştım. Kendimi bildim bileli piyano çalıyorum. Opera yaptım ve R&B’ye döndüm. Bu büyük bir değişimdi. Berklee’ye gittim ve herşey Popa döndü. Operayı bırakmak istedim çünkü şarkı söyleyiş tarzımı etkiliyordu. İyice R&B’ye yönelmek istiyordum, bu açıdan Berklee’ye gitmem çok iyi oldu çünkü klasik tarza ara verip sürekli Pop yapmaya başladım.
Hoşlanmadığım şey ise, işin saati yok. Kendi çalışma saatlerinizi kendiniz planlamalısınız ve ben kendi saatlerimi planlamada cidden berbatım (gülüyor). Çünkü bir işe başladığım zaman, tamamlamadan bırakamıyorum. Tatmin edici bir melodi bulmadan vazgeçemiyorum, yıkılana kadar devam ediyorum. Bu, hem iyi hem kötü. İyi çünkü sonunda güzel bir şarkı elde ediyorum ve kötü çünkü çok sağlıksız. Sabaha kadar iyi çalışıyorum. Bazen sabah 8e, 9a kadar, sonra yatıyorum. Uyandığım zaman tam önümde çalışmalarımı görüyorum ve dayanamayıp tekrar işe koyuluyorum.
Bu işin size kazandırdıkları ve kaybettirdikleri neler?
G: Kilo aldım (gülüyor) ve her seferinde saatin kaç olduğunu unutuyorum. Yönelmek istediğim genel bir yön var ve baştan beri ulaşmak istediğim asıl amaç kendim için şarkılar yazmak, şuanda sık sık yönüm değişiyor. Kendim için şarkı yazsaydım ‘Goodbye Summer’a yakın birşeyler olurdu. Bunu yapmayı seviyorum ve sanırım insanlar yazdığım şarkılarda benim tarzımı/sitilimi duyabilir. Henry ile şarkı yaptığımda, onu mutlaka sadece Henry için yaparım. Kaliteyi sürdürmeye çalışıyoruz ama gerçekte yapmak istediğim R&B ve Neo Soul. Bütün bu tarzlar sonunda gelecektir ama henüz değil. Henüz trend değiller.
Yazdığınız şarkıları dinledikten sonra diyebiliriz ki sizin şarkılarınız normal K-pop şarkıları değil. Şimdiye kadar fanlardan nasıl tepkiler aldınız?
G: Fanların tepkisi nasıl hiç bilmiyorum ama çok merak ediyorum. Kimse bana fanların şarkılarına ne dediğini söylemiyor çünkü ben gidip araştırmıyorum. Eminim ki beraber çalıştığım insanlar [Henry ve Amber] çok iyi cevaplar alıyor. Onlar bana söyledi ama ben ne tepki var diye araştırmadım. Hemen hemen her zaman, bir sonraki şarkı yazmakla meşgul oluyorum.
Gece gündüz bir idolle beraber çalışmak nasıl?
G: Gece gündüz beraber çalışmıyoruz ama onu gece gündüz ve öğlenleri görüyorum. (Gülüyor) Onun çalışma programına tabi olmak güzel. Bazenleri onu bir ay hiç görmüyorum. Önceleri Cin’de bir dizi çekiyordu. Eğer müzik hakkında konuşuyorsanız, onunla çalışmak güzel çünkü ses seçiminde gerçekten iyi. Ben teori kısmında iyiyim, sesin nereye gitmişi gerektiğini kestirebiliyorum ve böylece şarkının nasıl bir şey olacağı konusunda önceden fikrim oluyor. O da bunları sezinlemede iyi, beraber iyi şarkılar ortaya koyuyoruz. Son zamanlarda daha derin müzik deniyorum, daha hisli ve manalı sözler ve duygulu geçişler gibi. Eğlenceli ama yinede zeka işi.
Bayan idollerle çalışmayı tercih eder misiniz? Özellikle çalışmak istediğiniz biri var mı, neden?
G: Ahh, f(x) Amber ve G.na gibi bayan idollerle çalıştım ama onun (G.na) idol kategorisine girdiğini sanmıyorum. Daha çok bir sanatçı o. Bayan idoller, onlar iyi fakat ben erkek idollerle çalışırken daha rahatım. Demek istediğim, bana aşık olma riskleri olmuyor (gülüyor) ama aslında çok benziyorlar. İŞ iştir ve bende besteci/yapımcı olduğum için kontrolü alıp onları şarkı boyunca yönlendirmem gerekiyor. Geçenlerde EvoL’ün bir üyesiyle bir şarkı yazdım, onunla çalışmak çok güzel çünkü ben kız değilim. Kızların yaptığı gibi aynı oktavlara vuramam ve demolarda benim için şarkı söyleyecek insanlara ihtiyacım var. Bazen demoda sesimi inceltiyorum ama bir kızın söylediği gibi olmuyor.
Ailee ile çalışmak isterim çünkü sesini çok beğeniyorum. Onunla birlikte bir şarkı yazmalıyım, demo için şarkı söylemeli ve sesimi inceltmeliyim (gülüyor) bu kulağa hoş gelmeyecek. Sesim hoş olmayacak ama bu iyi bir model olur.
Henry’den ayrı olarak, SM’de en çok kiminle yakınsınız?
G: Eskiden Amber’la yakındık ama şu sıralar çok çok meşgul. Super Junior’dan Donghae’ye yakınım. Arada konuşuyoruz ama önceden iletişim kuramazdık çünkü tek kelime Korece bilmiyordum (gülüyor). Çok fazla vücut dili kullandım ve uzun bir zaman ona hyung demedim çünkü ne manaya geldiğini anlayamadım. Girls’ Generation’dan Tiffany ile de yakınım. Bazenleri mesajlaşırız ama O KADAR DA yakın değiliz.
SM şarkıcıları haricinde, G.na ile de çok yakınım. İlk defa Singapurlu olduğumu öğrendiğinde Singapur’da büyük bir fan kitlesi olduğunu söylemişti.
Eğer şansınız olsaydı aynı yoldan ilerler miydiniz? Neden ya da neden değil?
G: Muhtemelen aynı şeyi seçerdim çünkü hayatım boyunca tek bir şeyde iyiydim ve gençken biri size o işte iyi olduğunuzu söylediğinde tüm istediğiniz o işte daha da iyi olmak. Ben küçüklüğümden beri şarkıcı olmak istedim ama henüz olmak istediğim yolda değilim. Sanırım yapımcı yada söz yazarı olmak da güzel bir deneyim. Kesinlikle yine bu işi yapardım çünkü bunda diğer herşeyden çok daha iyiyim
Cr:Sup3rjunior.com
Çeviri: Sky Sailor
*Blogdan yazı çıkarmak ve alıntı yapmak yasaktır.
Warning: Unauthorized use and/or duplication of the content provided on http://sujutr.blogspot.com/ is strictly prohibited.
0 yorum:
Post a Comment